Hepatit B virüsü ile bulaşan kişilerin bir kısmında virüs vücutta kalarak hastalık kronikleşebilir. Kronikleşme sonrası kişilerin bir kısmında hastalık belirtileri olmaksızın yaşamı boyunca taşıyıcı olarak kalır. Bazı hastalar ise virüsün sürekli çoğalması ve karaciğerde oluşan harabiyet nedeniyle devamlı tedavi alırlar. Kronikleşme sonrasında ise siroz ve karaciğer kanseri gibi durumlarla karşılaşılabilmektedir.
Ne Sıklıkta Görülmektedir?
Dünyada, yaklaşık 2 milyar kişinin Hepatit B virüsü ile karşılaşmış olduğu, yaklaşık 400 milyon kronik Hepatit B enfeksiyonu olgusu olduğu ve her yıl yaklaşık 500 bin-700 bin kişinin Hepatit B ile ilişkili hastalıklar nedeniyle yaşamını kaybettiği tahmin edilmektedir. Karaciğer sirozu vakalarının yaklaşık yarısı, karaciğer kanseri olgularının yaklaşık %80’i hepatit virüs enfeksiyonları nedeniyle olmaktadır.
Türkiye’de yapılan çalışmaların ortalamasında Hepatit B virüsünün göstergesi olan antijenin, nüfusta pozitiflik oranı yaklaşık %5’tir. Bu oran, batı bölgelerine doğru azalırken doğu bölgelerinde daha yüksektir.
Ne Şekilde Bulaşmaktadır?
• Kan yoluyla temas,
• Gebe anneden bebeğe bulaşma,
• Cinsel yolla temas,
Korunma İçin Ne Yapılmalıdır?
Hepatit B için halen dünyada kullanılan aşılar mevcuttur. Ülkemizde, 1997’den beri, günümüzde de koruyucu amaçlı bu aşılama programı uygulanmaktadır. Özellikle gebelerde Hepatit B açısından tarama önem arz etmektedir.
Tedavi Yöntemleri Nelerdir?
Aşısız ve virüs bulaşmış kişilerde virüsün çoğalma durumu da izlenerek tedaviye başlamak gerekmektedir. Ağızdan alınan tedavilerin uzun yıllar kullanılması gerekebilir. Alınan bu ilaçlar sonrasında, yine de hekimin tayin edeceği dönemlerde, virüsün çoğalmasını izleyen test ve karaciğerin durumunu gösteren testler mutlaka yapılmalıdır.